Fiyatlama ve Hasar Tahmini 10 Yıl Sonra Tamamen Otomasyona Geçecek
6 Nisan 2022

Fiyatlama ve Hasar Tahmini 10 Yıl Sonra Tamamen Otomasyona Geçecek

Sigorta sektörüne yazılım çözümleri sunan SFS Yazılım ve Danışmanlık, Ar-Ge tarafında 3 koldan ilerliyor. Yapay zeka tabanlı sigortacılık projesiyle TÜBİTAK'tan proje desteği almayı başaran şirket, sağlık sigortaları alanında da yeni bir çalışma başlattı. Sağlık ürünü için de TÜBİTAK desteğine başvurmaya hazırlanan SFS'nin ayrıca tarım sigortacılığı konusunda AB fonlarını ve AB pazarını hedeflediğimiz bir çalışması da bulunuyor. Son iki yıldır sigorta sektörünün ana gündem maddelerinden bir tanesi dijitalleşme. Sigorta şirketleri bu alanda kendi geliştirdikleri uygulamaların yanı sıra paket programlar da alarak faaliyetlerini sürdürüyor. Türkiye'de bu çerçevede hizmet veren şirketlerin sayısı da gün geçtikçe artıyor. Bugün itibariyle bu alanda boy gösteren en büyük oyunculardan bir tanesi SFS Yazılım ve Danışmanlık. Sigorta şirketlerinin pek çoğunun çözüm ortağı olarak hizmet veren SFS Yazılım ve Danışmanlık'ın Genel Müdürü Murat Atıcı ile yeni projelerini konuştuk. Yapay zeka tabanlı sigortacılık ürünlerine odaklandıklarını söyleyen Atıcı, "Yapay zeka ile fiyatlama, hasarın tahmini, sahteciliğin önlenmesi gibi konular üzerinde çalışıyoruz. Önümüzdeki 10 yıl içerisinde bu konuların tamamen otomasyona gideceğini öngörüyoruz. Yani yavaş yavaş bu fiyatlama, riskin hesaplanması, hasarın yönetilmesi süreçleri ve tahmini gibi konular tamamen yapay zekaya teslim edilecek. Bunun da dünya üzerinde de ciddi beklentiler var. Zaten sigortacılığın temeli bu, riskin hesaplanması, tahmin edilmesi ve fiyatlanması. Sigorta sektörünü mühendisliğe yakın yapan unsur da bu yönü. Çünkü burada ciddi bir matematik mühendisliği var. Mühendisliğin olduğu her yerde yapay zeka rol çalacak" dedi.

2022 de hedef gelişme alanı sağlık

Yapay zeka kullanımıyla ilgili geliştirdikleri ürünlerinin TÜBİTAK desteği almaya hak kazandığını bildiren Atıcı, şunları söyledi: "Projeyle yapay zeka tabanlı sigortacılık uygulaması geliştiriyoruz. Bunu ürün bazında yapacağız. Kaskoda, sağlıkta vs. branşlara göre farklılaştıracağız. İlk aldığımız destek, genel platformu oluşturmak yönündeydi. Bunu başlattık ve sürdürüyoruz. Bu sene ikinci bir başvuru yapacağız. Başvurumuz bu sefer spesifik olarak sağlık sigortacılığı için olacak. Orada bir boşluk görüyoruz. Çok oyuncu bulunuyor ama ciddi bir fırsat alanı var. 2022 yılını gelişme açısından sağlık sigortacılığı ağırlıklı gerçekleştireceğiz. Sağlıkta ilk faz projemiz, A'dan Z'ye, poliçe üretimine kadar bütün süreçlerin yapılması. Yani uçtan uca bir çözüm getireceğiz. Ürünümüzü sene sonunda piyasaya sürmüş olacağız. Bunu alan şirketler, poliçelerini SFS üzerinden sağlıyor olacaklar. Burada seyahat sağlık sigortası da çözümün içerisinde yer alacak." Önümüzdeki sene ise sağlık ürünleriyle ilgili hasar ve tazminat konusuna eğileceklerini paylaşan Murat Atıcı, bu konuda iş birliğine gideceklerini bildirdi. Atıcı, "Burada her şeyi bizim çözmemiz mümkün değil. Çünkü sağlık sisteminin de kendi bir ekosistemi var. Bir tarafta hastane, bir tarafta asistan hizmetlerini veren şirketler bulunuyor. Biz yazılım sağlıyor olacağız, asistan hizmetleri vermeyeceğiz, o hizmeti veren şirketlerle iş birliği yapıyor olacağız. Hastaneler ayağında da işi hastane entegrasyonu olan şirketler var, onlarla iş birliği yapacağız. Bu projemiz için de TÜBİTAK desteği almaya çalışacağız" ifadelerini kullandı.

Tarım sigortacılığına AB'den girecek

Bununla birlikte, tarım sigortacılığı tarafında AB ülkelerinde gerçekleştirmek üzere gündemlerinde farklı bir projenin daha bulunduğu bilgisini veren Atıcı, şöyle devam etti: "Sürdürülebilirlik günümüz dünyasında en önemli mesele haline geldi. Gıda, tedarik zincirindeki aksamalar, iklim değişikliği gibi konular tarımla ilgili birtakım sıkıntıları gündeme getiriyor. Biz de sürdürülebilirlik ve tarım sigortacılığı konusunda bir fizibilite çalışması yapıyoruz. Orada esas problem poliçe bedellerinin bu alanda yüksek olması. O nedenle de küçük işletmeler sigortalama yapamıyorlar. Biz veriyi, arazideki sensörlerden nesnelerin internetini kullanarak, uydudan, eksperler ve mobil cihazlardan, meteoroloji istasyonlardan alıp veri setine dönüştüreceğiz. Sigorta şirketleri de anlamlı ve kaliteli veri geldiği için prim maliyetini düşürecek ve yaygınlaşma olacak. Hem sigorta şirketi hem de çiftçi kazanacak."